2 Kasım 2012 Cuma


      Bundan üç sene evvel kalem tutan ellerim, şimdilerde klavyenin tuşlarına dokunuyor. Kahvemi sekiz buçuk aydan beri fındıklı içiyorum, tadı berbat! Daha az yazıyorum artık, daha çok siliyorum. Daha çok düşünüyorum ama daha az konuşuyorum. Sakallarım hala gür değil.
           Odam eskisinden daha loş, kitaplarım yerde dağılmış, zaten çok uzun bir zamandır, yaklaşık neyse bilemiyicem, kitap falan da okuduğum yok.
          Rüyalarımda seni görüyorum bazen, konuşuyoruz falan, sonra öpüyorum seni, tam sen beni öpecekken uyanıyorum. Hayal gücümün de bir sınırı var.
           Bunları sana anlatmıyorum, zaten senin de hiç şeyinde değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder